Kimin istikrarı veya Siyasi Bunalım

Eğer sistem içinde kalarak çözüm arıyorsanız siz milyonlarca emekçiden yana değilsiniz. Çünkü mevcut kapitalist sistemi en iyi ben yönetirim iddiası ile politika yapıyorsunuz demektir. Seçimler de bu anlama gelir. Değişik burjuva fraksiyon partileri kapitalizmi en iyi ben yöneteceğim iddiası ile yola çıkarlar ve demagojik söylemle barış,iş, ekmek, özgürlük sözcüklerini bolca kullandıkları propaganda faaliyeti ile kitlelerin desteğini almaya çalışırlar. Tabii ki bu genel söylemin içinde istisna oluşturanlarda vardır.

Sadece devrim için mücadele edilir, reformlar için mücadele edilmez anlayışında değilim. Reformlar içinde mücadeleden kaçınmamak gerekir. Sınıflar mücadelesinin içinde bulunan aşama reform taleplerini de kaçınılmaz olarak dayatabilir. Şüphesiz iyileştirici politikalar öncekine göre emekçilere kısmen ama geçici ve kısa süreli nefes aldırır. Ayrıca reformlar için mücadele eden kitlelerin özgüvenleri gelişir. Önemli olan kazanılan  avantajı ve olgunlaşmış ortamı sosyalist devrime yönlendirmektir.

Kapitalist sistem öyle bir sistemdir ki kaşık ile verdiğini kepçe ile geri alır.

Efendim 12 yıl bu ülkede istikrar vardı, şimdi kimse bu istikrarı bozmak istemiyor. Kimin istikrarı? 12 yılda kim kazandı, kim kaybetti?

Bu istikrar denilen dönemde 8 milyondan fazla işsiz yarattılar. Devletin resmi rakamlarına göre her çalışan 3 işçiden bir kaçak çalıştırılıyor. Çalışanların çoğunun aylık geliri 900 TL'yi geçmiyor. İstikrarmış...

Sizin istikrar dediğiniz 12 yılda iş kazalarında toplam 13 bin 442 işçi yaşamını yitirdi. Ölümlü iş kazalarında -ne kazası düpedüz iş cinayeti- dünya sıralamasında 3. Avrupa'da birinci sıradayız. İstikrarmış....

Bugün istikrar diye gelinen aşamada devletin kendi rakamlarına göre yaklaşık 8 milyon insanın aylık geliri 350 TL'nin altında, yoksul sayısı ise 17 milyon.

Eee siz hala istikrardan yana mısınız?

İstikrar dedikleri şey zenginin daha çok zengin olması için düzenin korunmasıdır.

Tayyip "laik seçkinci burjuvaziye" kızdığında ne diyordu. "En çok sizin zamanınızda kazandık diyen siz değil misiniz? Bizim zamanımızda 5 kat daha fazla kazanmadınız mı?" İşte istikrar. Hele hele bankalar her yıl açıkladıkları kârlara bakın milyarlarca... Eee kimin istikrarı? Alın istikrarınızı başınıza çalın. O sizin bir avuç para babasının, bir avuç büyük burjuvazinin ve finans sermayenin istikrarı. Böyle istikrar istemiyoruz. Zaten sizindi sizin olsun.

İstikrar yoksa kriz vardır. AKP, CHP ve MHP'nin istikrar diyerek çırpınmasını ve "kriz yaratan olmayacağız" diye sık sık açıklama yapmasını anlamak kolayda kendilerine devrimciyiz diyerek çaka satan HDP'nin hele hele sosyalist eşbaşkanının "Kriz yaratan değil, kriz çözen bir politika izleyeceğiz" diye nutuk atmasına ne demeli?

İstikrar burjuvazinin istikrarıdır. Kapitalizm var olduğu sürece ve geçmişine baktığımızda da gördüğümüz gibi zaman zaman istikrar bozulacak kriz, bunalım yaşanacaktır. Ama bu emekçilerin beceriksizliği değildir. Bu kapitalist sistemin Tayyip'in deyişiyle söylersek "fıkratında" vardır, kaçınılmazdır. Burada her kim "kriz yaratan olmayacağız" diyorsa o emekçilerin yanında değil burjuvazinin yanındadır. 

Devrimci parti, sosyalistler, içinde bulunan sürecin adını koymak zorundadırlar. 7 Haziran seçim sonuçları siyasi bunalım çıkarmıştır. Şimdi iktidardan kovulmuş "laik seçkinci burjuvazi" eline geçirdiği avantajla iktidara hakim olan İslamcı burjuvaziyle kafa kafaya verip siyasi krizi uzlaşarak aşma girişimleri başlatmıştır.


Devrimci partiye, sosyalistlere düşen görev papağan gibi her gün "kriz yaratan olmayacağız" tekrarında bulunmak değil, tam tersine al krizini başına çal, bu krizin sorumlusu sensin diyerek sokaklara çıkmak, meydanları doldurarak reformist  ve devrimci taleplerde bulanarak siyasi bunalımı devrimci bunalıma dönüştürmektir.   16.06.2015

Comments