Rusya - Türkiye Krizinde Iraklı Kürtler.

Irak Kuzey Kürt yönetimi topa girdi. Kim sırtını nereye dayamışsa ondan gelen işareti alır almaz hemen harekete geçiyor. Herkes sahibine göre konuşuyor.

Irak Kürt Yönetimi, Rusya'nın uydu görüntülerinde yer alan petrol tankerleri bize ait diyerek Erdoğan/Davutoğlu savaş kliğini oldukça memnun etti.

Soru: Irak Kuzey Kürt yönetimi bu açıklamayı neden yaptı?

Irak Kürt Yönetimi, Irak merkezi hükümetiyle petrolün paylaşımında kavgalı.

Bu kavgada kim nerede duruyor?

Erdoğan/Davutoğlu savaş kliği, Irak merkezi hükümeti içindeki kavgada Sünnilerin temsilcisi Haşimi'den yana tavır koyarak onu Türkiye topraklarında lüks içinde ağırlıyor. IŞİD ilişkisinin bir ayağını da bu ağırlama oluşturuyor. IŞİD ile en güçlü ilişki içinde olan, hatta bir çok şehir yönetimini elinde tutan Saddam aşireti, yani Sünniler. Bu Sünnilerin temsilcisi de Haşimi.

Kuzey Irak Kürt yönetimi Kerkük petrollerini Irak merkezi yönetimin bütün itirazlarına rağmen dünya pazarlarına ulaşmasında en büyük katkıyı Türk diktatörlüğünden aldı. Dünya pazarlarında satılan petrodolarlar Halk Bankasında bloke edildi. Bir süre sonra Merkezi hükümet ile Kürt Yönetimi arasında geçici antlaşma sağlandı, ama paylaşım sorunu çözümlenmedi. Diktatörlük petrolün geçmekte olduğu boru hattının Yumurtalık'a uzanmasından parayı cebe indiriyor. Ayrıca Kürtlerin yönetim bölgesinde Türk şirketlerinin ve TPAO'nun kuyuları olduğu da biliniyor. Yani Erdoğan/Davutoğlu savaş kliği, Kerkük petrollerinden pay almakla Kürtlerin yanında yer alıyor. Burjuvazinin her çeşidi diktatörlüğün bu saf tutuşundan memnuniyet duyuyor.  

Birleşik Devletler emperyalizminin desteği olmadan varlıklarını devam ettirmekte çok zorlanacağını bilen Irak Kürt Yönetimi, Rusya ile oldukça ileri ilişkiler içinde olan merkezi yönetimi karşı safını belirliyor.

Irak Kürt Yönetimine yerleşmiş Barzani ailesi sahip olduğu zenginliği artırarak lüks yaşamını kime borçluysa onun yanında saf tutmakta hiç gocunmuyor. Iraklı emekçiler yoksul ve açmış canı cehenneme!!!

Yönettiği topraklarda yaşayan Kürt emekçilerin işsizliğine çözüm bulamayan, onların yokluk içinde yaşamasından rahatsız olmayan iktidara çöreklenmiş Barzani ailesi Birleşik Devletler emperyalizmi sözcüsünün "Rusya'nın açıklamaları inandırıcı değil" dedikten bir gün sonra "tankerler ile taşınan petrol bize aittir" açıklamasını yaparak hem efendisine destek oldu, hem de Türk diktatörüne selam gönderdi. Selam göndererek dünya kamuoyunda, IŞİD ile işbirliği yapan olarak kabul edilen Türk diktatörlüğünü rahatlatırken, soydaşı Kürtlere baskı ve zulmünü her gecen gün artırıyor olmasına da dolaylı destek olmuş oluyor.

Irak Kürt Yönetimi emperyalistlerden ve partneri Türk Diktatöründen aldığı cesaretle bir adım daha atıyor. Her ne kadar eğitim denilse de böyle bir aşamada tanklar ile Musul'un Kuzeyine Türk askerini davet etmek hiçte iyi niyetli bir durum değil. Suriye'den kovulan Erdoğan/Davutoğlu savaş kliği, Misaki Milliye sınırında olan Musul'a böylesine asker yerleştirmesi Rusya ile iyi ilişkiler içerisinde olan merkezi Irak yönetiminin tepkisine neden oluyor.

 4 Aralık gecesi Birleşik Devletler emperyalizmine bilgi vererek yapılan askeri sevkiyata 5 Aralık'ta Irak merkezi hükümeti Parlamento Güvenlik Komisyonu Başkanı Hakim el-Zamili işgal olarak tanımlayarak "Türkiye'nin derhal Irak topraklarından çekilmesi"ni istiyor. Sadece bu açıklama ile yetinmiyor "Irak Hava Kuvvetleri'ne bağlı savaş uçaklarının bu güçleri vurmak üzere harekete geçmek için emir beklediklerini" de söylüyor. 

5 Aralık günü kimi yorumcuların IŞİD'in elinde bulunan Musul'a büyük operasyona hazırlık mı? diye yaklaştıkları görülüyor. Musul'a büyük operasyon için hazırlık yapıldığını önceki haberlerden biliyoruz. Eğer Türk ordusu da bu operasyonda görev alacaksa Birleşik Devletler "ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin faaliyetlerinin bir parçası olmadığı" şeklinde neden açıklama yapıyor?

Eğer Musul operasyonuna ilişkin ileriye sürülen iddia doğru ise; Erdoğan/Davutoğlu savaş kliği öncelikle rol çalmaya çalışıyor. Büyük operasyonun Musul'u şeriatçı güçlerden temizleyeceği hemen hemen gerçek gibi. Bu temizlik operasyonunda kim görev alırsa enerji kaynaklarından ve şehrin yeniden inşasında da o ölçüde pay alacağı biliniyor. Erdoğan/Davutoğlu savaş kliği operasyonun dışında kalarak Irak'tan da dıştalanmak istemiyor. "Kürtleri eğitiyorum" gerekçesiyle 20 tank, kimi gazete haberlerine göre, bin komanda ile Musul'un kuzeyine mevzileniyor.

Bu asker yerleştirmenin hem Rusya yanı hem de iç kamuoyu yanı bulunuyor. Özellikle iç kamuoyuna, Rus uçağını düşürdükten sonra sinmedik, Ortadoğu'da varız, işte bakın askerimizi Irak'a soktuk gibi propaganda mesajları ile milliyetçi duygulara hitap ederek kitle desteğini güçlendiriyor. Rusya'ya da "sen beni Suriye'den atmaya çalışıyorsun ama ben Irak'tan müdahilim" mesajını gönderiyor. Uçak düşürmekten sonra basit gibi görünen bir hamle üstünlüğü daha yakalamaya çalışıyor.

Yakın geçmişte Rusya'nın "Irak davet ederse Irak topraklarında da teröristlere karşı operasyonlar yaparız" açıklamasını anımsadığımızda önümüzdeki günlerde farklı bir coğrafyada, farklı ittifakların ve çatışma alanlarının oluşacağının galiba ip uçları oluyor. 05. Aralık. 2015

Not: "İslam Türk Diktatörlüğünün Yeni Politika" yazısının 3. bölümü bu ani gelişme üzerine önümüzdeki günlere ertelemiş oldum.